ÜÇ AYLAR
Dinimizde “Üç Aylar” olarak bilinen feyizli ve bereketli maneviyat mevsimine geçtiğimiz Perşembe günü girmiş bulunmaktayız. Bu mübarek aya ve geceye kavuşturan Rabbimize şükürler olsun. Kameri takvimin yedinci sekizinci ve dokuzuncu ayları olan Recep, Şaban ve Ramazan ayları Üç Aylar olarak adlandırılır. Bu ayların diğer aylara oranla farklı yeri vardır. Bu ayların değer kazanmasının sebepleri arasında Hz Peygamber’in (s.a.s) bu aylar hakkında verdiği haberler gösterilebilir. Resulullah (s.a.s) bir hadisi şerifinde şöyle buyurmuştur. “Recep Allah’ın, Şaban benim, Ramazan ise ümmetimin ayıdır.” Bir yılda bulunan beş mübarek kandil gecelerinin dört tane sininde bu aylarda olması Üç Ayların ne kadar faziletli olduğunu bize göstermektedir. Bu mübarek gecelerde yüce Allah’ın rahmeti müminlerin üzerine sağanak sağanak yağar. Üç aylar bu rahmet yağmurundan faydalanmak için fırsat günleridir. Bu günleri Müslüman alemi çok iyi değerlendirmelidir.
Hz Peygamber (s.a.s) üç aylar girdiğinde şöyle dua ederdi: “Ya Rabbi! Recep ve Şaban’ı bize mübarek eyle, bizi Ramazan’a kavuştur.”
Bu aylarda çok sevaplı ibadetler var diyen Bediüzzaman, “Her ibadetin sevabı başka vakitte on ise, Recep-i Şerifte yüzden geçer, Şaban-ı Muazzamda üç yüzden geçer ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar” demiştir. Mademki devir hesap devri bu aylarda daha dikkatli ve ibadetli olmak gerek. Bu bakımdan gerek kendimizin gerek diğer müminlerin dünya imtihanlarından başarılı çıkması için Yaradan’ımıza niyazda bulunmak lazımdır. Her yıl bizlere ikram edilen bu bulunmaz fırsattan istifade etmeliyiz. Bunun için sohbetlerde bulunabiliriz. Aramızda Kur’an’ı paylaşıp imkan nispetinde günlük ve haftalık hatimler yapmaya başlayabiliriz. Makbul dua ve zikirleri çok yapmaya gayret gösterip, İslami eserlere daha çok vakit ayırabiliriz. Bu yolda göstereceğimiz en küçük gayret bile bire yüz netice verecektir.
İçerisinde bulunduğumuz ÜÇ AYLAR’dan gerektiği gibi faydalanan kullarından olmak ümidiyle selametle kalın.