Arayan aradığını muhakkak bulur
Fatih Sultan Mehmet, bir gün veziri Mahmut Paşa’yı yanına alarak hocası Akşemseddin’i ziyarete gider. Akşemseddin, Padişah içeri girdiği halde ayağa kalkmaz.
Bir süre sonra Akşemseddin, Fatih’in huzuruna gider. Padişahın yanında Mahmut Paşa da vardır. Fatih hemen ayağa kalkarak hocasına yer gösterir.
İki olayı kıyaslayan Mahmut Paşa dayanamayıp sorar:
Hünkârım, hocanız geldiğinde siz ayağa kalktınız. Hâlbuki siz onun yanına gittiğinizde o ayağa kalkmaz. Sebebi ne ola?
Fatih şöyle cevap verir:
Hocam Akşemseddin’e saygı göstermemek elimde değil. O yanıma geldiğinde gayri ihtiyari bir heyecan kaplar ve farkında olmadan kendimi ayakta bulurum. O ise ilmin izzetini (değerini, yüceliğini) korumak için bana ayağa kalkmaz.
İlmin değeri, bir liderin bile içsel bir saygıyla karşılanabilecek kadar yüksektir. O yüksekliği herkes taşıyamaz. İlim insanın ruhunu aydınlatan bir kandil gibidir. Adeta kalbinizde güneş açar aydınlatır. Öğrenme, kendini aşma ve bilgiye duyulan saygı, toplumları daha bilinçli ve ileriye taşıyan temel kavramdır. Akşemseddin'in ayağa kalkmaması, ilmin yüceliğini koruma amacını gösterir. Gerçek değer, sadece başkalarına saygı göstermekle değil, aynı zamanda bilgiye olan derin sevgi ve saygıyla da ölçülür.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.