Hepiniz çok iyi biliyorsunuz “Türkiye’deki bazı şeker fabrikaları satılacak. Ya satılacak veya sattırmayız diyenler kazanacak ya da Tarım Bakanının dediği, Başbakanın ise yanlış anlaşılmış dediği “Bu fabrikaların bazılarını hükümet alacak” açıklamaları ile ülke çalkalanıyor.

Ama kimileri işine gelmediği için, kimileri susmayı tercih ettiği için, kimileri de benim gibi korkup “Sana ne yahu. Bak kendi işine” diyerek başımızı kuma gömdüğümüz için Şeker Fabrikaları işine hiç bulaşmıyordum.

Ta ki Gıda ve Tarım Üniversitesi’nin internet sitesindeki yazı gözüme çarpıncaya kadar.

Üniversitenin dahası bilimsel kurulun yaptığı açıklamayı tam üç kez okudum.

İçinde teknik terimler bulunduğu için anlayamadığım yerler oldu. Bunları burada tekrar edip sizin de kafalarınızı onlarla karıştırmayacağım. Ama madem bilim madem üniversite bunu diyorsa “niye susuyorlar” dediğim kesimin sesini de duyurmak isterim.

Evet işin içinde olunca yani resmen ve tescilli AK Partili olunca hükümetin “Şeker Fabrikaları” satılacak açıklamasına hiçbir baba yiğit karşı gelemez. Gelenin de kellesi gider.

Ancak üniversitenin bu resmi açıklamasını internet sitesinde görünce yakından tanıdığım ve saygı duyduğum Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır Bey’e ve bilimsel heyetin tüm üyelerine insanımızın geleceği adına teşekkür etmek istedim.

Merak eden üniversitenin sitesine girer ve tam açıklamayı okur.

Benim bu bilimsel açıklamadan anladığım ve yazılı bazı cümleler harfiyen şu;

“ABD Tarım Bakanlığı ve Kongre Raporlarına göre, ABD gıda sanayii şeker tüketimi geleneksel olarak Mısırdan elde edilen Nişasta Bazlı Şeker ağırlıklı ve öncelikli bir seyir izlerken, son yıllarda sağlık riskleri nedeniyle bu şeker türünün üretiminin gerilediği belirtilmiştir. ABD Tarım Bakanlığı kamuoyuna açıkladığı raporda; 2000-2016 yılları arasında toplam şeker üretimi içinde Pancar şekeri üretiminin %24 arttığı, mısırdan elde edilen Fruktoz şurubu tüketiminin ise % 35 azaldığını belirtmiştir.

Yine aynı rapor bu azalışın “sağlık kaygısı” nedeniyle olduğunu vurgulamıştır.

ABD Tarım Bakanlığı gelecek 10 yıllık planlamalarında; ABD’de Mısır nişasta bazlı şeker tüketiminin azalmaya devam edeceği ve şeker pancarı ve şeker kamışından elde edilen şeker tüketiminin %21 oranında artacağı raporlanmıştır. ABD’de NBŞ tüketiminde yaşanan gelişmeler değerlendirildiğinde; ülkemizde de NBŞ tüketiminin azaltılması gereğinin vatandaşlarımızın sağlığının korunması adına stratejik önemde olduğu ortaya çıkmaktadır.

Sağlıkla ilgili bir diğer sorun da, son derece zehirli bir kimyasal olan civanın nişasta bazlı fruktoz şurubu ürünlerinde tespit edildiği meselesidir. ABD Tarım ve Ticaret Politikaları Enstitüsü'nün 2009 yılı raporuna göre civanın NBŞ içeren gıdalarda tespit edilmesidir. Bunun Nişasta bazlı şeker üretiminde kullanılan kostik soda üretiminde civa kullanılmasından kaynaklandığı, bundan dolayı mısırdan elde edilen fruktoz şurubunun sağlığı tehdit ettiği vurgulanmıştır.”

……………..

Bir zamanlar Recep Başkan ile birlikte iken birilerinin yine Amerika eli ile neslimizi nasıl hasta ettiğini ve kurutmaya çalıştığını öğrenmiştim.

Biraz dikleneyim dedim taaa İstanbullardan dev büyük büyük paralı şirketler ile kafa kafaya geldim. Gücü ve Amerika’yı bir kez daha görmüştüm.

Demek oluyor ki aslında herkes konuşsa da konuşmasa da gerçeği biliyor ve görüyor.

Ama o şeyin korkusu var ya o şeyyyy.

Vallahi adamı üç maymuna çeviriveriyor.

………..

Haaa bu konuda benim görüşüm mü?

En iyi Reis bilir gerisi yalan.

Amerika mı? Hadi canım o da neymiş ki?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bilginin en büyük düşmanı bilgisizlik değil, bildiğini zannetmektir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Temizlik imandan gelir deyip camiden çıkarken yere tükürmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.