Bu mevzuu dahilinde daha önce yazı yazmıştım ve gelişmeler de çok kuvvetliydi.

Yani yazdığım yazıyı destekler nitelikteydi.

Ve birkaç gün önce okkalı bir kulis bilgisine daha denk geldim.

Eminim ki birçok kişi bu kulis bilgisini görmezden gelip yok saymıştır ve hatta müstehzi müstehzi sırıtmıştır da.

Ama güncel siyaseti takip edip olayları doğru okumasını bilenler bana hak verip parçaları oturtmaya devam edecektir.

Ben de işi kolaylaştırmak adına denk geldiğim kulis bilgisini sizlerle paylaşıyorum.

Buyurunuz:

‘Ankara kulisleri, CHP koridorları bu iddialar ile çalkalanıyor.

İmamoğlu görevi bırakıyor. Yerine başkan aranıyor.

Siyasi yasaklı olmaktan korkan İmamoğlu, partililerin baskısına dayanamadı ve CHP’nin başına geçmeyi kabul etti.

Ankara’da “Derin CHP” olarak bilinen Erdoğan Toprak bu iş için devreye girdi ve İmamoğlu’nu sonunda ikna etti.

Toprak, İmamoğlu’nun yerine ise Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın gelmesini istiyor.

Sinem Dedetaş ve Mahir Polat da devrede tabii.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise zamana oynuyor. Tek umudu İmamoğlu’na siyasi yasak gelmesi…

Özel bu durumda Mansur Yavaş’ı tasfiye ederek cumhurbaşkanı adayı olacak.’

Daha önce birçok kez belirtmiştim yine belirtmek istiyorum.

Mansur Yavaş direkt olarak mevzuulara dalan bir isim değil ve hiç olmadı. Daha çok yaşanılan olayların yekûnundan nemalanmayı seven bir isim.

Kendini mağdur ve masum gösterip bir adım öne çıkmada çok mahir.

Bir araya geldikleri son organizasyonu hatırlıyorsunuz değil mi?

Ekrem İmamoğlu’nu nasıl da köşeye sıkıştırmıştı?

Evet evet, önceden davet ve yazılı konuşma metni mevzuundan bahsediyorum.

İmamoğlu’nun bam teline basmayı çok seviyor ve hakkını da veriyor.

Nerede, ne zaman parlayacağını, nasıl sivri çıkışlarda bulunacağını iyi süzmüş.

Yani Sayın Yavaş dersine iyi çalışmış, çalışmaya da devam ediyor.

Ama ne diyorlar?

‘Özel bu durumda Mansur Yavaş’ı tasfiye ederek Cumhurbaşkanı adayı olacak.’

Burada bir duralım.

Sayın Özel Mansur Yavaş’ı istediği gibi tasfiye edip çizginin dışında tutamaz.

Zira toplum nezdinde Mansur Yavaş’ın kredisi Özgür Özel’in kredisinden daha dolgun.

‘Gel bakalım Muharrem!’ tiyatrosu bir kez daha sahne bulamaz diye düşünüyorum.

Kaldı ki Cumhurbaşkanlığı adaylığı anketlerinde Mansur Yavaş’ın isminin yanında Özgür Özel’in ismi yok bile!

Yani demek istiyorum ki; ‘Özgür Özel CHP Genel Başkanı olarak doğrudan ve doğal bir şekilde Cumhurbaşkanı Adayıdır.’ kadrosundan faydalanıyor.

Tıpkı Sayın Kılıçdaroğlu’nda olduğu gibi.

Peki iş ciddiye biner ve Sayın Özel Cumhurbaşkanı Adayı olursa akıbeti de Sayın Kılıçdaroğlu’nun akıbeti gibi mi olur? dediğinizi duyar gibiyim.

Aynen olur.

Ha buna rağmen diretir mi? Evet diretir.

Ve Sayın Erdoğan aday olursa (hukukun verdiği yetkiye dayanarak) kuvvetle muhtemel yine kazanacak.

İmamoğlu’na gelince…

Ben Sayın İmamoğlu’nun siyasi yasaklı bir vaziyette mağdur olacağını düşünmüyorum.

İmamoğlu, bizzat kendi ayağına sıkıp, çok kritik bir dönemde kendi kendini geride bırakmayı başaracaktır.

Şu an yaşanılanlar bunun olacağını gösteriyor bize.

Her ne kadar uhuletle ve suhuletle bekliyor gibi olsa da vakti zamanı gelince gemileri yakıp önündeki kişilerin ismini birer birer çizecek gibi.

Çünkü CHP’nin genetiğinde bu var.

Bir ve beraber görüntüsünü verip bir çırpıda yok olmanın hakkını veriyorlar.

Olmayan başarıyı satmanın gayreti de örnek gösterilebilir tabii ki.

Dostlar,

Bazı olay örgülerinin neticesini hiç merak etmiyorum biliyor musunuz?

Hani derler ya ‘Kabak gibi ortada’ diye.

Aynen o biçim işte.

Çoğu şeyler kabak gibi ortada.

Görmeye sadece gayret lazım.

Selâmetle…