KARATAY ÜNİVERSİTESİNİ ZİYARET
Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, yaptığı çalışmalar, ürettiği projeler ve de özellikle ülkeye verdiği yöneticileri ile Türk tarımına damgasını vurmuş bir bölümdür. Bünyesinde barındırdığı Dr. Öğr görevlisinden profesörüne kadar 18 akademisyen ile ziraat fakülteleri arasında en zenginlerden biridir
Bölümümüz müdürlükler ve başkanlıklar yanında, 1 milletvekili, 3 rektör ve üst seviyede yöneticiler çıkarmıştır. Bunlardan biri de halen Karatay Üniversitesi Rektörü olan Bayram Sade’dir. Bayram hocanın daveti üzerine bölüm olarak geçen hafta üniversiteyi ziyaret ettik. İçimizde eski milletvekili Mehmet Babaoğlu ve eski rektör Sabri Gökmen’in de bulunduğu heyette, hocaların asistanlarıyla beraber sosyal bir ortamı da paylaşması, her üniversitede ve bölümde rastlanan bir durum değildir.
Bazıları bunda ne var diyebilir ancak eski hocaları bilenler, bunun ne anlama geldiğini çok iyi anlar. O ceberrut zamanlarında asistanlar, hocaların çantasını taşıyan bir nevi emir eri olan kişilerdi. Son yılların belirli insani ve değerleri taşıyan hocaları ise asistanı evladı yerinde gören, onlara her zaman bir baba şefkati ile yaklaşıp onları en iyi şekilde yetiştirmekten mutluluk duyarlar. Doktora dönemimde hocasının odasından ağlayarak çıkan çok asistan gördüm. Halen eski ceberrut dönemine yaşatan, talebe veya asistanına baskı yapmaktan hoşlananlar var ise onlar hoca değil, sadece unvanlı kişilerdir. Bu duygularla yetişen hocalar olarak bırakın asistanlarımızı, öğrencilerimizi bile ciddiye alan bir tavrımız vardır.
Davetimizde hatıralarımızı, emekli olan ve vefat eden (Allah rahmet eylesin) hocalarımızı andık. Yemekte Mehmet Babaoğlu’nun esprileri, Sabri Gökmen’in derin kültürü, Bayram Hoca’nın o keyifli gülüşü gözümüzü ve gönlümüzü doyurdu. Bu arada da Karatay Üniversitesinin geldiği noktayı da kurucu rektörü (Babaoğlu) ve mevcut Rektörümüzden beraber dinleme şansını bulmuş olduk.
Konu gelmişken Karatay Üniversitesi hakkında epeydir bir makale kaleme almak istiyordum. Ziyaret bana buna vesile oldu. Bilinen odur ki, Karatay Üniversitenin Konya halkı nezdinde ciddi bir itibarı var. Hizmet yanında bulunduğu bölgeye ciddi bir estetik değer kazandırmış durumda. Modern ve kullanışlı binalarının çekiciliği, öğrencileri de birbirine kaynaştırmış durumda. Logosunda kuruluş tarihi 1251 yazan üniversite eğitime 2009’da başlamış olmasına rağmen, 6 fakülte, 4 yüksekokul ve 3 enstitüye sahip. 8500 öğrenciden 250’si 40 ülkeden gelen yabancılardan oluşmakta. Yabancı öğrenci sayısını artırmak için yurt dışına daha çok açılacakları ve bunun için çeşitli projeler üretildiği ifade edildi.
Karatay bir vakıf üniversitesi. Başarının temelinde mütevelli ve rektörlüğün uyumlu çalışması, modern yönetimlerde olduğu gibi iş bölümü ve her kesimin üzerine düşen işi iyi yapıyor olmasıdır.
Konya’da bir vakıf üniversitesi “Konya Tarım ve Gıda” daha var. Bu üniversitenin içyapısını çok iyi bilmiyorum. Ancak lisans ve yüksek lisansta toplam 171 öğrencileri olduğunu okudum. 5 senelik geçmişine rağmen bu sayı çok değil. Kalite için bu gerekiyorsa tamam. Bu iki kurumu karşılaştırmak istemem. Fırsat verirlerse Gıda ve Tarım Üniversitesini tanımak ve yazmak isterim. Tarımın başkenti Konya’da bir tarım üniversitesinin olması takdir edilmelidir. Öte yandan, 5 tarım üniversitesine daha ihtiyacı var ülkemin. Bunlardan biri tamam, diğerleri Trakya, Ege, Çukurova, Antalya ve Urfa da olmalıdır ve bu üniversiteler ihtiyacımıza göre belirli sahalarda ihtisaslaşmalıdır. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi de diğerlerine model ve başarısı ile örnek teşkil etmelidir.
Bazıları ziraat fakülteleri var diyecektir. Tarımın eleman ve araştırma problemlerini çözmek için ziraat fakültelerinin kuruluş mantığı ve araştırma bütçeleri yeterli değildir. Bir örnekleme yapacak olursak, Tarım Bakanlığına bağlı bir enstitünün araştırma bütçesi ve imkânlarının ziraat fakültelerininkinden en az 100 kat daha büyüktür. Araştırma ve uygulama ise bütçe, eleman ve yeterli altyapı ister.
Velhasıl, güzel bir toplantıda yönetim kalitesi ve imkânlarıyla başarıyı gençlerimiz de görmüş oldu. Umarım bu gençlerin bazı şeyleri görmek için yurtdışılarına gitmek isteme fikrinden vazgeçerler.
Saygı ve muhabbetle..
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.