İbrahim Talha Bayburt

İbrahim Talha Bayburt

Şatafatlı Devlet Merasimleri

Şatafatlı Devlet Merasimleri

Günümüzde devlet törenleri ve resmi açılışlar, gösterişli detaylar ve ihtişamlı sahnelerle dolup taşıyor. Basit bir törenin bile devasa bütçelerle düzenlendiğine tanık oluyoruz. Devlet yetkililerinin katıldığı açılışlar, kutlamalar ve anma günleri, lüks araç konvoyları, pahalı süslemeler ve ihtişamlı sahnelerle adeta birer gösteriye dönüşüyor. Ancak, bu gösterişli törenler düzenlenirken halk, geçim sıkıntısının ağırlığını her geçen gün daha fazla hissediyor.

Ekonomik Gerçeklerle Çelişen Törenler

Gıda fiyatlarının her ay arttığı, kiraların fahiş seviyelere ulaştığı, faturaların bel büktüğü bir dönemde, şatafatlı devlet merasimlerinin sürdürülmesi vatandaşın vicdanında derin yaralar açıyor. Geçim sıkıntısı içinde boğuşan insanlar için lüks araçlardan oluşan konvoylar, kilometrelerce uzayan koruma ekipleri ve gösterişli tören masrafları, büyük bir çelişkinin ifadesi oluyor.

Tasarruf çağrıları, vatandaşlardan daha dikkatli harcama yapmaları istenirken kulağa hoş geliyor; ancak bu çağrılar, devletin kendi harcamalarında tutarlılık göstermediği sürece inandırıcı olmaktan uzak. Halk, kendisinden beklenen fedakârlığın bir benzerini yöneticilerden de görmek istiyor.

Görünmeyen Maliyetler

Bu şatafatın maliyeti sadece törenle sınırlı kalmıyor. Trafiğin durdurulması, devlet kaynaklarının bu etkinlikler için harcanması ve kamu görevlilerinin mesailerini bu törenlere ayırması da büyük bir israfı beraberinde getiriyor. Örneğin, bir açılış töreninde kullanılan onlarca lüks araç, konvoyların yakıt masrafları, etkinlik alanında yapılan süslemeler ve ikramlar toplandığında ciddi bir bütçe oluşturuyor.

Oysa bu kaynaklar, eğitim, sağlık veya sosyal yardımlar gibi toplumun gerçek ihtiyaçları için harcanabilir. Bir törenin maliyetiyle yüzlerce öğrencinin burs alması, onlarca aileye fatura desteği sağlanması mümkünken, bu gösterişin tercih edilmesi kamu vicdanını yaralıyor.

İtibar Gösterişle Değil, Hizmetle Sağlanır

Devletin itibarı, şatafatlı törenlerle değil, vatandaşına sağladığı hizmetlerle ölçülür. Halkın refah düzeyini yükselten projeler, ekonomik istikrar ve adalet sistemi, bir ülkenin gerçek prestijini oluşturur. Törenler ve açılışlar, daha sade ve gösterişten uzak şekilde gerçekleştirildiğinde, hem tasarruf sağlanır hem de toplumla daha güçlü bir bağ kurulur.

Gösterişin değil, samimiyetin ve hizmetin esas alındığı bir yönetim anlayışı, halkın gönlünde daha kalıcı bir iz bırakır. Devlet, ihtişamını gösterişli törenlerde değil, vatandaşının kirasını, faturasını ödeyebildiği bir ortam sağlayarak gösterir.

İnsanlar geçim derdindeyken, her gün artan borçlarla mücadele ederken, devasa masraflı törenler düzenlemek halktan kopuk bir yaklaşımı yansıtıyor. İsraftan uzak, ölçülü ve sade bir devlet yönetimi, toplumun beklentisi ve hakkıdır. Devletin gücü, lüks harcamalarla değil; halkına sunduğu refah ve adaletle ölçülür.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Talha Bayburt Arşivi
SON YAZILAR