AİLE OLABİLMEK
Aile toplumun en küçük birimi ve en doğru olması gereken hücresidir. Eğer ailede başlayan eğitim kötü ise o toplumun düzgün ve ileri seviyede bir millet olması imkansız olur. Rabbim insanlığı yarattığında erkek ve dişi olarak yaratıp onların aralarına muhabbet vererek aileyi oluşturmuştur. Aile her şeyin ötesinde bir kurumdur bence.
Rabbim Rum Suresi’nin 21. Ayetinde, “Kaynaşmanız için size kendi cinsinizden eşler yaratıp ta aranızda sevgi ve merhamet peyda etmesi de o’nun delillerindendir. Doğrusu bunda, iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır.’’ Bu ayeti kerimeden ailenin sevgi, saygı, güven ve karşılıklı hoşgörü esasına dayanması gerektiğini anlıyoruz. Bu ilkeler aynı zamanda aileye mutluluk sağlayan kavramlardır. Ailedeki bireyler mutluysa aile mutludur, aileler mutluysa toplum da mutludur, güçlüdür, huzurludur. İyi bir gelecek yetiştirmekten bahsediyorsak, öncelikle iyi bir ailemiz olması zorunludur.
Hz. Allah Bakara süresinin 187. ayetinde “Onlar sizin için birer elbise, sizde onlar için birer elbisesiniz” buyurarak kadın ve erkeğin birbirlerini korumaları gerektiğini hatırlatmaktadır. Bize inen bu ayetlerden yola çıkarak soruyorum neden bu kadar çok boşanma var. Neden bu kadar çok mutsuz çocuk var. Neden insanlar sıcak yuvalarının, istense mutlu olabilecek ailelerinin kıymetini bilmiyorlar. Bence nedeni tamda bu, biz dinimizin ne dediğini bilmiyoruz dolayısı ile onunla amel etmiyoruz.
Aile olmak, bir bütünü tamamlamak demektir. Kur’an’ın ifadesiyle eşlerin birbirlerine örtü olmaları demektir. Eş olmak, kişinin kendi eksikliğini kabul edip eşiyle tamamlanması, kemâle doğru adım atması, eşinin onu bir örtü gibi sarıp sarmalamasıdır. Eşler omuz omuza olup birbirlerini her zorlukta desteklemeleri lazımdır. En küçük tartışmada başını alıp gitmek durumunda olan eşlerin ailelerini bir arada tutmaları elbette zor olacaktır. Mahallemizin en yaşlısı emin dedenin dediği gibi (adam adam gibi olacak kadın da kadın gibi olacak) fıtratlarımızı iyi bilip o hesap üzerinden bakacağız dünya hayatına.
Nitekim bugün dünyanın birçok ülkesinde aile mefhumu yavaş yavaş ortadan kalkmaktadır. Gençler, içki, kumar, fuhuş ve uyuşturucu bataklığına saplanmış gayesiz bir şekilde sefil bir hayat sürmektedirler.
Aile şefkatinden yoksun nesillerden uyumsuz bir toplum meydana gelir. Aile otoritesinden uzak yetişen bir nesil bunalımdan kendisini kurtaramaz, intihar vakaları bu yüzden artmaktadır, bunun işaretleri bütün çirkinliği ile bugün görülmektedir.
Çözülen aile yapısının doğurduğu sonuçlar korkunç boyutlara ulaşmıştır. Homoseksüellik, AİDS, esrar, uyuşturucu alışkanlığı, alkol, aile fertlerinin birbirleriyle gizli ve hatta alenî birleşmeleri, aile yapısının bozulmasıyla ortaya çıkan korkunç ve iğrenç felâketlerdir.
Ama İslam, Müslümanları uyararak, aileyi yok eden fuhşun her çeşidini, içkiyi, kumarı ve meşru olmayan her şeyi yasaklamıştır. Allah Teâlâ Tahrim Suresi’nin 6. Ayetinde “Ey İnsanlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun...” buyurmuştur.