Bir tarzın olsun!
Geçtiğimiz günlerde yarısına kadar okuduğum fakat talihsiz bir kaza ile kaybettiğim ‘Vadideki Zambak’ kitabımı tekrar temin etmek için bir sahafa uğradım. Kitabı bulmamda yardım eden amca tebessümle ‘Sağlıkla oku’ diyerek kitabı teslim etti.
Bu cümle dikkatimi çekmişti. O gün orada bulunan sahaflardan kendisini ayıran bir özellikti bu. Ramazan gününde tamda ortalarına doğru yaklaşmış çoğu insanda gerginlikler başlamışken o tebessümle edilen cümle insana mutluluk vermişti.
Rampalı Çarşı’da, o sahaflar arasında en farklısı bu amcaydı.
Nazikliği ile farklı olmayı başarmıştı. Çok bir çabada sarf etmemişti. Bir tebessüm ile hem müşterisini kazanmış hem de farklı olmuştu.
Bu hareket onun işine verdiği değeri ve özeni gösteriyor. İster bir sahaf ol ister bir ayakkabı satıcısı istersen de bir yönetici. Bu amcadan öğrenecek çok şey var.
Annem her zaman parça parça bir işi yapmamıza çok kızar, yapacağınız bir iş olsun ve tam olsun der. Aslında konunun buraya çıktığını fark ettim. Sahafın tavrı yaptığı işi tam yaptığını gösteriyordu.
Lisedeki çok değer verdiğim Abdullah Akçay Hocam her zaman bir işi yaptığınızda farkınız olsun derdi. Ne iş yaparsak yapalım en iyisi olmamız gerektiğinin altını çizerdi. Bir çiftçinin de, bir tuvalet temizlikçisinin de hatta ve hatta bir öğrencinin bile en iyisi olmanın her zaman bir karşılığı olacağını ısrarla bizlere anlatırdı.
Annemin de öğretmenimde bu cümlelerine hiçbir zaman kızmaz hak verirdim. Bana göre de şu hayatta yaptığın işte her zaman farkını ortaya koymak ve sen söylemeden imzanı belli etmek çok değerlidir. Bunu gerçekleştiren insan her zaman başarılı oluyor.
İnsanlar yaptıkları işte imzalarını bırakmalı ve bir tarz yaratmalılar. Bu tarz kişinin hayattaki başarısını da beraberinde getirecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.