İsrail terör devleti giderek zıvanadan çıktı.

Gazze'de ya da Filistin’de yaptığı soykırıma pervasızca devam ederken şimdi de şeytanın aklına gelmeyecek bir oyun ile Lübnan’daki insanlara zarar vermeye başladı.

Çağrı cihazı terörüyle akıllara durgunluk verecek bir hadiseyi meydana getirdi.

Bu hadise bütün insanlığın gözün korkutmalı.

Para vererek aldığımız telefonlar, çağrı cihazları, kulaklıklar ve daha nicesi…

Artık hiçbir savaş bu kadar adice olamaz. Bu savaş artık bütün dünyayı tehdit ediyor.

Pek çok ülkenin İsrail gibi bir terör devletine verdiği destek bunları bu kadar arsız ve hain yaptı diyebiliriz.

Teknolojinin çılgınlığını kullanarak insanlara silah doğrultur hale geldiler.

Geçtiğimiz günlerde Fatih Altaylı’yı dinlerken ‘Artık telefonu yanımda tutmak istemiyorum. Kulaklık ile konuşuyorum fakat kulaklık bile risk artık’ dedi.

Evet, kulaklık, şarj aleti, telefonlar artık bütün teknolojik eşyalar artık risk…

Ülkemiz adına elbette yollar, köprüler fiziki yapılar yapılsın bunlarda şart. Fakat, bizim artık teknolojinin devi olmamız gerekiyor.

İHA’lar ve SİHA’larımız ile gurur duyuyorum. Bunların tamamen bütün parçalarının Türklere ait olmasını da temenni ediyorum.

Ufacık parçayı yabancının eline bıraktığımızda sonumuzun Lübnan gibi olmasını asla istemiyorum.

Biz Türkiye olarak teknoloji ve bilimi avucumuzun içine almalıyız.

Bunun için gençler yetiştirmeleri onlara büyük açıdan destekler sağlamalıyız.

Bu süreçte gençlerimize de büyük rol düşüyor. Bugün sonumuzun Filistin ve Lübnan gibi olmasını istemiyorsak hem üretmeli hem de teknolojiyi geliştirmeliyiz.