Narin’in katili belli…
Neredeyse bir ay olacak, Türkiye masum Narin’in neden öldürüldüğünü, bu canilerin derdi neydi merak ediyor.
İnanın sosyal medyada birbirinden farklı senaryolar ile karşılaşıyoruz. Yok, bu bir ayindi yok anne ve amcanın yasak aşkıydı falan…
Ülkenin bütün gece-gündüz kuşakları, haber bültenleri, gazeteler bu cinayeti anlatıp gündemde tutuyor.
Biz muhabir olarak inanın bazı haber sitelerine bende akıl sır erdiremiyorum.
Üç gün önce paylaştığı güncel olmayan bilgiyi bugün tekrar güncelmiş gibi servis ediyor.
Bıkmadan aynı bilgiler, aynı ifadeler tekrar tekrar veriliyor. Bu durum bazen bilgi karışıklığına sebep olsa da hiçbir gazetecinin kötü niyetle bunu yaptığını düşünmüyorum.
Bütün ülke olarak bu durumun çözülmesi için çaba sarf ediyoruz.
Fakat günden güne ülkemiz adına üzüldüğüm bir tablo ile karşılaşıyorum.
İnsanın bam teline basılıyor denir ya o nokta.
Her toplumda iyisi de kötüsü de kendisini gösterir. Bu çocuk cinayetlerinin ülkeme özgü olduğunu söyleyemem.
Elbette bu cinayetleri duyuracağız gerekenin gereken cezasını alması için elimizden gelene yapacağız. Fakat bu ülkemizi kötülemeyi bize sunmuyor.
Bir Türk olarak doğduğum için kendimi hep özel hissederim. Bir Atatürk’ün kurduğu ülkede çocuk, genç ve yetişkin olmak gurur verici…
Sosyal medyada Türkiye’nin de hali bu işte diyerek göstermenin doğru olmadığını düşünüyorum.
Evet Türkiye’de bu yaşandı. Maalesef yaşandı ama bunun suçlusu Narin’in cansız bedenine kıyanlardır. Bu durumun suçlusu asla doğunun bir köşesinde hastalara umut olan doktor değil, köyde öğrencilere yaz-kış ders anlatan öğretmen değil, okuluna giden bir öğrenci hiç değil…
Suçun bireysel olduğunu hiçbir zaman unutmamalıyız.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.