Tasarruf nedir diyenlere ne diyorlardı? Kemerleri sıkacağız her zorluğu aşacağız.

Bir zamanlar tasarruf kelimesi kulağa hoş geliyordu.

Enflasyon bu denli canavarlaşmamıştı.

Fiyatlar da hiç bu kadar vicdansız ve merhametsiz olmamışlardı.

Geliyorum diyen sel misali geldi, maaşlar iflas etti, insanlıkta…

Ölmeden mezara koydular beni diye dizeler vardı ya hani…Gerçek oldu çıktı.

Maaş on bin lira…Kira on beş bin…Gerisini varın insaf edin de siz söyleyin!

Verdin verdin, veremedin sokaktasın…

Gözün aydın tasarruf…Hatta günaydın…Bir ömür tasarruf kavramıyla yan yana, kol kola, iç içe, bizden biri, yakın akraba, sırdaş, haldaş, dost, arkadaş misali yaşadık durduk.

Ne garip tesadüfse…Kemer sıkma işi hep bize düştü. Piyango misali hep bize vurdu.

Tasarrufun yüz güldürmeyen, yol yürütmeyen, rahata erdirmeyen tarafı hep bize küstü oturdu.

Meğer ne talihsizmişiz! Meğer ne bahtsızmışız!

Olur ama bu kadar da olmaz ki diyenlere demediğini bırakmadı tasarruf…

Sonunda kemer iflas etti, haller ahvaller pes etti. Canımıza yetti.

Netice…

Tasarruf edebileceğimiz bir şey kalmadı…Biz bittik, tükendik…Vurduk dibe, dibin dibi neresi ise oraya işte…

******

Günaydın tasarruf!

Nasılsın, iyi misin?

Biz bu tasarruf meselesine nerden mi geldik?

Kemerden…Antalya-Kemer’den mi diye dalga geçmeyin hemen…

Her tasarruf denildiğinde, sıkmadık mı kemerleri?

Sıkmadık mı dişimizi?

Sonunda hem kemerden olduk hem de dişlerden…

Ne sıkacak diş kaldı ne kemer…

Mesele kemer meselesi mi bilmem?

Tasarruf ve kemer hayatımızın her döneminde yanımızdaydılar…Az çekmedik, her ikisinin elinden…

Tasarruf yapılabilir mi?

Tasarruf bildik bileli bizim için söylendi.

Tasarruf yapabildik mi?

Yapamadık.

Tasarruf neyle yapılır?

Lafla mı, parayla mı?

Lafla yapılır diyenler bıkmadan usanmadan konuşuyorlar, hatta güncellemişler bile tasarrufu.

Parayla yapılır diyenleri ise henüz gören yok. Tanıyan yok. Tanışan yok. Karşılaşan yok!

*****

Hoca Nasreddin gelecek, göle, gölete, baraja maya çalacak…

O maya, altın olacak, döviz olacak, ya da lira cinsinden bir hesapta tutulacak.

Sonra o köftehorların yani bizlerin yüzleri gülecek!

Günaydın tasarruf! Günaydın köftehorlar! Yani siz biz hepimiz!

Bazı fedakarlıklar yapılacak, bazı şeylerden vazgeçilecek bir tarafta az ya da çok birikim oluşacak.

Kemer sıkmak böyle bir şey değilse de tasarrufa giden yol da, fedakarlık olmazsa olmuyor.

Lakin bu devirde tasarruf yapılabilir mi?

İşte bugünlerde cevabı verilemeyen soru bu…

Maaşı on bin lira olan emekliler, asgari ücretle maaş alan çalışanlar tasarruf edebilirler mi?

Fedakârlık bu manzara karşısında söyleyecek söz bulamıyor.

*****

Bir dönem, balık yemesini değil, balık tutmasını öğreteceğiz demişlerdi.

Ne denizi gören oldu ne gölü ne de akarsuyu…Dere boyuna bile inilemedi.

İnsanlar, şu kadar balık tutarız, ettiğimiz kârı, bir kenara koyarız, tasarruf ederiz diye düşündüler düşünmesine de…

Oltalar elinde kaldı milletin…

Balık tutmasını öğreneceğiz inşallah denildi duruldu.

Laf faslına bakarsanız her şey yolunda…Lakin balık yok, tutmak yok, öğrenmek ve öğretmek de yok, sadece “inşallah” kaldı dilimizde.

Hakikat faslından ise kapak kaldıran yok.

Tasarrufu kim yapacak? Biz diyen mi, siz diyen mi?

Enflasyon, hayat pahalılığı, uçup giden fiyatlar, dur durak bilmeyen güncellemeler…

Ve bir edebiyat şaheseri olarak ne mi karşımızda?

Tasarruf…

Günaydın bize, günaydın hepimize…

*****

Kemer fena sıktı belimizi…Daraldı nefesimiz…

Ya hafakanlar bastı ya fenalık geldi ya çarpıntı.

Sonrası bildik, tanıdık sebepler…

Ya kalp ya tansiyon ya kronik rahatsızlıklar…

Virüs postu öyle bir serdi ki, varyantlarıyla cirit atıyor her yerde…

Alıp götürmede üzerine yok…

Bitti diyorlar…Gitti diyorlar…Terk etti diyorlar…

Yalan, vallahi yalan şarkısının dizelerine takıldık kaldık.

Daldık gittik demek daha doğru…

Hepsi tasarruftan, hepsi tasarruf kaynaklı…

Tasarrufu kim yapacak?

Emekli mi?

Emekli ve tasarruf….

Yan yana zor gelirler artık dedirten iki küskün kelime…

Barışmaları zor…

Anlaşmaları zor…

*****

Tasarruf, tasarruf yapmadıkça, tasarruf işini ciddiye almadıkça tasarruf yapılıyor, yapıldı, yapıyoruz denildikçe daha çok tasarruflar yapılır mı?

İhtimal ki, belki, muhtemelen…

Günaydın tasarruf! Sabahı şeriflerin hayırlı olsun! Sen bizi bilirsin, bizde seni. Gel, daha da üzmeyelim birbirimizi…