Bu dünya, maddi varlıkların ve duyularımızla algılayabildiğimiz şeylerin hakim olduğu bir alemdir. Görülen ve bilinenin ötesinde ise daha incelikli, gizemli bir boyut uzanmaktadır. Bunun adı misal alemi. Bu hafta kaleme aldığım, bu gerçek alem hakkında sizlere ipuçları sunarak, günlük hayatımızda farkında olmadığımız bir gerçeğe dikkat çekeceğim.

MİSAL ALEMİ KÖPRÜDÜR

Görünen ve görünmeyen alem içerisinde bir bağlantı noktasıdır. Rüyalarımızda deneyimlediğimiz gibi, bu alemde mekan ve zaman kavramları farklı işler. Bir anda dünyanın öbür ucuna gidebilir veya geçmişe gidebilirsiniz bazı yolculuklar yapabilirsiniz. Misal alemi, maddi sınırlamalardan kurtularak ruhumuzun özgürce dolaşabileceği bir alandır.

UYKUDAN ÖTEYE

Bu aleme girişin en bilinen yollarından biri uykudur. Uykuya daldığımızda, bilinçaltımızın kapıları aralanır ve misal alemine adım atarız. Ancak bu, misal alemine girmenin tek yolu değildir. Bazı insanlar, yakaza veya trans halindeyken de bu alemi deneyimleyebilirler oda her varlığın haddi değildir diye düşünüyorum...

ŞEHADET ALEMİ

Misal alemi, şehadet aleminden daha latif ve gayb aleminden daha keskin bir yapıdadır. Bu, misal aleminde algıladığımız şeylerin daha incelikli ve detaylı olması anlamına gelir. Aynı zamanda, misal aleminde deneyimlediğimiz duygular ve hisler de daha yoğun ve canlıdır.

Misal alemi, ahirete giden köprüdür. Ölümden sonra ruhumuz bu aleme geçer ve burada ebedi hayatına başlar. Rüyalar ise misal alemine açılan bir penceredir. Rüyalarımızda gördüğümüz her şey, bu alemin birer yansımasıdır.

Misal alemi, maddi varlıklardan ve maddi yasamalardan bağımsız bir alemdir. Bu aleme girdiğimizde, bedenimizle sınırlı kalmayız ve ruhumuzun sınırsız potansiyelini keşfedebiliriz.

Misal alemi, günlük hayatımızda farkında olmadığımız bir gerçekliktir. Bu alemi keşfetmek, ruhumuzu ve evreni daha iyi anlamamıza belki de yardımcı olabilir.