Sadık Büyüksakarya

Sadık Büyüksakarya

Toplumun sinir uçlarıyla oynamak istiyorlar!

Toplumun sinir uçlarıyla oynamak istiyorlar!

Kayseri’de Suriye uyruklu bir şahsın yine Suriyeli küçük bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunması toplumun tepkisine yol açtı.

Olay neticesinde vatandaşlarımız birçok Suriyeliye tepki minvalinde -belki de hiç hak etmedikleri halde- karşıt eylemde bulundu.

Dükkânları yağmalanıp evleri hasar gördü. Arabaları yakılıp mal varlıklarına zarar verildi.

Tasvip edilmeyen durumlara karşı elbette tepki göstermeliyiz. Hele ki mevzuu bahis küçük bir kız çocuğunun hayatıysa çok daha hassas davranmalıyız.

Benim asıl anlamaya çalıştığım şey şu; iğneyle deleceğimiz yeri kepçeyle kazmak niye?

Suriyelilere karşı defalarca algı operasyonları yapıp insanlara öteki gözle bakmayı normalleştirmeye çalışan art niyetli bir kesim zaten var.

Hâl böyleyken bu güruhun ateşine odun taşımak aklı selim ile düşünmeye ve davranmaya çalışan bir millete yakışır mı?

Daha sakin kalıp, bizi ısrarla belirli bir çembere çekmek isteyenlere karşı ferasetli olmamız gerekmez mi?

Türkiye’nin Irak ile muhtelif konularda görüşüp fikir birliğine varması ve Suriye yönetimine de kapıları kapatmaması birilerini fena halde rahatsız etmiş olmalı ki eş zamanlı olarak düğmeyi basıp kaos yaratmanın peşindeler.

İnsanlığa karşı duruşları bozuk, algıları kokuşmuş olanlar etnik ve mezhepsel dokulara zarar vermeyi takdire şayan görüyorlar.

Vakti zamanında Türk-Kürt ayrımı peydah etmeye çalışan hastalıklı zihinler şimdilerde ise marjinal senaryoların yazıldığı masaların baş köşesindeler.

Ve en tazesini İstanbul-Sultanbeyli de öne koymaya çalıştılar.

14 yaşındaki bir çocuğun sosyal medya hesabı üzerinden ‘Bu akşam saat 19.00’da Sultanbeyli’de ayaklanıyoruz!’ ifadesini sızdırıp, kursaklarında kalan emelleri canlandırmaya koyuldular.

Yani bir nevi zarf atıp tepki ölçümü yaptılar da diyebiliriz.

Sonuç ne peki?

Siber Suçlarla Mücadele Ekibi aldıkları nefesi salmalarına müsaade etmedi ve ense köklerinde bitiverdi.

Olay sonrasında ise İçişleri Bakanı Sayın Yerlikaya şu açıklamalarda bulundu:

Dün akşam yabancı düşmanlığı ve nefret söylemi yayarak, iç karışıklık yaratmaya çalışanların ortaya çıktıklarını gördük.

Çocukları kullanarak perde arkasından ‘ayaklanma çıkarmaya başlıyoruz’ türünden mesajlar yayınladılar.

Aynı hesaplarda; geçici koruma altındaki Suriyelilerin kimlik bilgilerinin yayınlandığını da tespit ettik.

Provokasyon yapanları tek tek yakalayıp adalete teslim edeceğiz.

Sosyal medyada paylaşılan verileri bu sabah kadar uzmanlarımız inceledi.

İlk tespitlerimize göre, paylaşılan kimlik bilgileri 8 Eylül 2022 tarihinden önceki veriler.

Bu tarihten sonra yapılan güncellemelerin, bu verilerde yer almadığını belirledik.

Konuyla ilgili mülkiye müfettişlerimiz görevlendirildi.

Ayrıca Göç İdaresi Başkanlığımız savcılığa suç duyurusunda bulundu.’

Görüldüğü üzere kötü niyetli insanların(!) yaptıkları yanlarına kâr kalmıyor. Devletimiz her türlü menfi durumun önünü arkasını en ince detayına kadar araştırıp aslını kamuoyuyla paylaşıyor.

Bize düşen bölgeyi ve ülkemizi yangın yerine çevirmeye çalışan maşalara ve babalarına karşı demir yumruk olup tepelerine tepelerine vurmak olmalı. (Bir ve bütün olarak!)

Nedir ne değildir bilmeden ‘hurra’ her mevzuuya müdahil olmaya çalışırsak bir hukuk devletinden ziyade ‘Muz Devleti’ ve ‘Anarşist Toplum’ görüntüsü istemeden de olsa tahayyül haznemizin bir köşesinde beliriverir.

Bunu hiçbir Türk vatandaşı istemez. Ne zorluklarla bu günlere geldiğimizi ve mücadele ettiğimizi en iyi yine biz biliriz. Bundan mütevellit devletimizin aklına ve fiiliyatlarına güvenerek kalbi selim ile hareket etmeyi bir gereklilik olarak görelim.

Şu saatten sonra herkesin adaleti kendine düşüncesini ayaklarımızın altına alıp berrak zihinlerimizi bulandırmamak adına kendimize söz verelim.

Nitekim Aziz devletimiz de bizden bunu istiyor.

Ez cümle: her şeyin aynı kalması için birçok şeyin değişmesi gerekmektedir ve bunu da yapacak DEVLET’tir.

Selâmetle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Büyüksakarya Arşivi
SON YAZILAR