Hz. Mevlana’nın Vuslatı’nın 750. Yıldönümü Anma Etkinlikleri dün itibariyle başladı. Öncelikle şehrimiz için 7 Aralık itibariyle başlayıp 17 Aralık gecesi Şeb-i Arus programı ile nihayete erecek olan sürecin hayırlı ve bereketli geçmesini diliyorum.

İçinde bulunduğumuz bu zaman dilimi Hz. Mevlana’yı Anma etkinliklerinin düzenlenmesi hasebiyle ne kadar kıymetliyse, daha geniş pencereden baktığımızda yerel seçime gidilen sürece adım adım yaklaşılıyor olması açısından da bir o kadar kıymetli.

SEÇİM HEYECANI MERKEZDE DEĞİL MERKEZ DIŞINDA

Şehir merkezinde rutinin üzerinde bir hareketlilik olmamakla birlikte merkez dışında kalan ilçelerde seçim çalışmalarının hızlandığını, mevcut başkanların yeni dönem için şimdiden düğmeye bastığını, yaptıklarını yapacaklarına teminat olarak gösterebilmek adına kendilerini en iyi şekilde seçmenlere anlatmak için emek yoğun çabaladıklarını görüyoruz.

Neredeyse haftada iki günümüzü Konya’nın muhtelif ilçelerinde geçiriyoruz. Belediye başkanlarının daveti üzerine ilçeyi ziyaret ediyor, başkanları dinliyor, neler yapılmış görüyor, projelerle ilgili fikir yürütebiliyoruz. En güzel yanı da ilçelerimizdeki bilmediğimiz cevherleri öğreniyor, bunları şehir hayatına ve ekonomiye dahil etmek üzere üretilen projelerden haberdar oluyoruz.

KONYA’NIN 4. MERKEZ İLÇESİ OLMAYA ADAY

Dün, Çumra Belediye Başkanı Recep Candan’ın daveti üzerine Konya’nın merkez dışında kalan ama merkeze en yakın ilçesi olan Çumra’daydık…

O kadar yakın ki, Konya’nın bir ucundan diğer ucuna gitmek trafik yoğunluğuna göre değişmekle birlikte 1 saate kadar çıkarken, Çumra’ya 30-35 dakikalık bir seyahatin ardından ulaşabildik.

Bunu niye anlattım?

Başkan Recep Candan’ın ‘Konya’ya Konya’dan daha yakın olan ilçe…’ cümlesi üzerine bunu doğrular nitelikte anlatmak icap etti.

Bununla da sınırlı kalmayıp Başkan Candan’ın gönlünde Çumra’nın Konya’nın 4. merkez ilçesi olarak ilan edilmesine yönelik bir beklentisinin olduğunu da öğrendim. Konya’ya yakınlığı, ekonomik altyapısı, sahip olduğu kültürel değerler, ulaşım kolaylığı, tarihi mirası, Konya il merkezi ile yakın teması gibi faktörler düşünüldüğünde olasılığı yüksek bir ihtimal olarak görüyorum.

Dahası, Başkan Recep Candan’ı dinlediğimiz zaman Çumra’yı doğrudan Konya’nın merkezine dahil eden bitmiş, yapılmakta olan ve projelendirilen çalışmaların olduğunu daha iyi kavrıyor ve Çumra’nın merkez ilçe olma fikrinin aslında malumun ilanı olacağı düşüncesini de yine Başkan Candan’ın dilinden duyuyorum.

Dünyada bilinen, yerleşik tarımın yapıldığı ilk merkez olan Çatalhüyük gibi büyük bir mirası bünyesinde barındıran Çumra, aslında yakın zamana kadar bu mirası turizm anlamında çok da iyi değerlendiremedi.

Sadece Çumra değil, Konya ve Türkiye değerlendiremedi…

Ama şimdilerde hem Konya Büyükşehir Belediyesi, hem Çumra Belediyesi ve hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalarla, 10 bin yıl öncesinin İstanbul’u gibi düşünebileceğimiz, o dönemin metropol şehri olan Çatalhüyük’ün yıldızı daha çok parlayacak gibi…

ÇUMRA’YA BUHARLI TRENLE GİTMEK Mİ?

Çatalhüyük Tanıtım ve Karşılama Merkezi, geç de olsa ortaya konulan vizyonun bir ürünüydü. Bununla da sınırlı kalmayacak…

Şayet Başkan’ın hayali gerçek olursa, Çumra Belediye Başkanı olarak yeni dönemde de görevine devam ederse, çok önemsediğim ve hakikaten dikkat çekecek bir projesi var.

Konya’dan Çatalhöyük’e uzanan bir tren yolu projesi… Buharlı bir tren ve eski vagonlarla Konya’dan Çatalhöyük’e uzanan hat üzerinde seyahat edip tarihi merkeze ulaşabilme fikri…

Kim düşündü, kim olgunlaştırdıysa takdir ettim. Gerçekten müthiş bir fikir.

Doğu Ekspresi’ne binmek için insanların aylar belki de yıllar öncesinde sıraya girdiklerini, hac sırası bekler gibi Doğu Ekspresi Treni’yle yolculuk sıralarının gelmesini beklediklerini düşünürsek, bu projenin tutmama ihtimali yok.

Sırf buharlı tren ile yolculuk yapmak için bile Çatalhöyük’e bugünkü potansiyelinin onlarca kat üstünde ziyaretçi gelecektir diye tahmin ediyorum.

Umarız her şey Başkan Candan’ın umduğu gibi olur. Ve umarız bugün söylenen ve bizim de yayınlarımızla kayıt altına aldığımız bu düşünceler, düşünce dünyasında kaybolup gitmez ve gerçeğe dönüşür…