Konya’da adres tarif ederken referans olarak gösterilen belli başlı noktalar vardır…

Araboğlu Makası gibi…

Ayna’nın orası gibi…

İllazın (İlyas’ın) Kavakları gibi…

Cingenoğlu fırınının yanı gibi…

Fenni Fırın gibi…

Bir dönem şehirde adres tayin edilirken belli başlı noktalar üzerinden hareket edilirmiş. Günümüze kadar varlığını birçoğu sürdüremese de isimleri efsane olarak kalmış ve bu mekanların yerinde yerler esse de o muhite damgasını vuran bu efsaneler adres tarifinde halen kullanılır olmuş.

Fenni fırın da bunlardan bir tanesi…

Konya’da şehir nüfusunun artmaya başlaması ile birlikte 1927 yılında bir ekmek fabrikasının kurulması icap etmiş. Belli bir yaşın üstündekilerin ‘çarşı ekmeği’ ya da ‘şehir ekmeği’ olarak nitelendirdiği ekmek üretiminin yapıldığı bu fırın, dönemin Konya Belediyesi tarafından hayata geçirilmiş. Şehir insanının ekmek ihtiyacı da büyük ölçüde bu fırından karşılanmış.

Haliyle şehirde yaşayan hemen herkesin yolu bu fırına düşmüş.

İstanbul Caddesi, Aziziye Caddesi ve Köprübaşı Caddesi’nin kesiştiği noktada bulunan bu fırın o kadar tanınır ve bilinir hale gelmiş ki adres tayin edilirken bile fenni fırının orada, fenni fırının yanında, fenni fırının arka sokağında… gibi cümleler kullanılmış.

1985 yılına gelindiğinde şehirdeki nüfus atışına paralel olarak bu caddedeki trafiği rahatlatmak adına fenni fırın yıkılmış, üzerinden yol geçmiş.

Tabi bu süreçte şehirde birçok ekmek fabrikası da kurulmuş…

Ama fenni fırın efsanesi günümüzde bile varlığını koruyagelmiş. Fırın orada olmasa da adres tayin edilirken halen ‘fenni fırının orada’ diyerek cümleye başlanıyor.

Bir Konya efsanesi olan fenni fırın aradan yaklaşık 40 yıl geçtikten sonra yeniden hayat buldu…

Konya Büyükşehir Belediyesi eliyle şehirde kaliteli ve ucuz ekmek üretimi yapmak için kurulan ekmek fabrikasının adı Fenni Fırın oldu…

Bir manada şehrin soyut hale gelmiş olan efsanesi yeniden somutlaştırıldı.

Kısa bir süre önce hayata geçen ve şehir genelinde kurulan fenni fırın büfeleri aracılığıyla vatandaşa ekmeği ulaştıran bu fırının resmi açılışı dün yapıldı.

Yılların fenni fırını modern tarzda dizayn edilip, günümüz koşullarına entegre edilerek yeniden hayat bulmuş.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ile birlikte yıllar sonra yeniden hayat bulan fenni fırının üretim tesislerini gezip inceledik. Adliye civarında bulunan bu tesis için fırının ötesinde bir ekmek fabrikası diyebiliriz.

Günlük 80 bin ekmek üretim kapasitesine sahip olan fabrikada üretilen ekmeği en taze ve sıcak haliyle tüketme fırsatı da bulduk.

Yazılarımı takip edenler bilir…

Türkiye’nin buğday ambarı Konya’da ekmeğin kalitesinin yerlerde olduğunu birkaç defa yazmıştık. Hatta yazdıklarımız birçok insanı tatmin etmemiş ve ziyadesiyle eleştirenler olmuştu.

Ekmek kalitesini daha üst çıtaya çıkaracak bir lezzeti tattığımı söyleyebilirim. Şehir adına hayırlı olmasını diliyorum.

BİR EFSANEMİZ DE KONYASPOR

Bu şehrin en önemli değerlerinden biri de hiç şüphesiz ki Konyaspor…

Gönül verdiğimiz, kıymet atfettiğimiz, sevdiğimiz, renklerine hayranlık duyduğumuz, armasına hayran olduğumuz, bazen birlikte sevinip bazen birlikte üzüldüğümüz Konyaspor’un son dönemleri tüm Konyaspor sevdalılarını bir hayli üzmüş ve yıpratmıştı…

Nihayetinde ortak akıl, Konyaspor’u idare edecek yöneticilerin değiştirilmesine ve yeni bir solukla yola devam edilmesine karar kıldı.

Olağanüstü genel kurul ile birlikte Konyaspor’un yeni Başkanı Ömer Korkmaz oldu… Korkmaz ve onunla birlikte yola çıkan yeni yönetimdeki tüm isimlere hayırlı olsun dileklerimizi sunuyor, yeni dönemin yeni başarıları beraberinde getireceği umudumu ve beklentimi arz ediyorum.

Umarım bu genel kurul Konyaspor için yeni başarıların kapısının aralandığı bir dönemin ilk adımı olmuş olur. Ve umarım, her Konyaspor sevdalısının gönlündeki şampiyonluk hayali en kısa sürede gerçeğe dönüşür. Şayet ben dünya gözüyle Konyaspor’un şampiyonluğunu görmeyi yürekten arzuluyor, bunu da hiç ütopik görmüyorum.