Eğitim; sistem ve akıl gerektirir…
Ülkelerin gelecek planlarını yaparken eğitimle ilgili başlıklara öncelik vermesi şart buna inanıyor hatta birinci derecede önceliğe sahip olduğunu düşünüyorum. Ama eğitim ile ilgilenen devlet yetkililerinin bunu yaparken aklın ve bilimin gösterdiği yolu ön planda tutmaları herhalde hepimizin tercihi olur. Milli Eğitimimizin hızlı çalıştığını söylemek mümkün ama sistemli çalıştığını söylemek maalesef mümkün değil. Eğitim sistemi uzun süreli ve akılcı planlamayı gerektirir. Herhangi bir değişiklik ben yaptım oldu mantığıyla uygulamaya konulursa kaos olur. Nasıl mı?
Ben size burada birkaçını sıralamak istiyorum; Her ile bir üniversite dedik iyi fikir ama üniversiteye benzemeyen öğrencilerin yüzüne bakmadığı 30 tane yüksek lise yarattık. Oysa bunun yerine mevcut üniversitelerimizi daha fazla geliştirip daha faydalı iş yapabilirdik. 4+4+4 yasasını getirerek çocukları okula başlatmaya çalıştık birileri bu yanlış dedi bakanlık bürokratları ısrarlı doğru dedi sonra bir nesli kaybettik. Önce OKS’yi kaldırıp yerine 3 basamaklı SBS’yi getirdik, aynı bakanlık sadece 1 yıl sonra SBS’yi teke indirdi, yine aynı bakanlık 2 yıl sonra SBS’yi kaldırıp TEOG adında ucube bir sistem getirdi çok basitçe tek sınavla hallettiğimiz lise yerleştirmeyi içinden çıkılmaz hale soktuk. Bunun sonucunda okullar açılmasına rağmen hala lise birinci sınıflarda yerleştirmeler tamamlanamadığı için dersler yapılamıyor ve bakanlıkta bunu lise birlerde yoklama almayarak çözme(!) yoluna gidiyor. Yine okullar açılmasına rağmen müdür ve öğretmen atamaları henüz tamamlanamadığından okullarda sürekli bir karmaşa devam ediyor. Bitmedi sınavları kaldırmaya çalıştık bunu yaparken bütün liseleri sınavla girilen okullar haline getirdik ve bunun tabela değiştirilerek yapılacağını sanarak düz liselerin tamamını Anadolu Lisesi yaptık, çocuklar okullara sığmadı kaos yaşandı. Yetmedi; her mahalleye toplusal ihtiyacı hesap etmeden İmam- Hatip Lisesi yaptık bu güzelim okulların kalitesini düşürdük ve hiç kamuoyu tepkisi oluşturduk Yetmedi; sanki eğitim sistemindeki çarpıklıkların sebebi dershanelermiş gibi dershaneleri kapatmaya kalkıyoruz ama dershanelerin bir sebep değil sonuç olduğunu ve kalkınca sınavların devam edeceğinin aşikâr olmasına ve yerine ne geleceği belli olmamasına rağmen bunu yapıyoruz. Eğitim sistemimizdeki aksaklıkları gidererek, derslik ve öğretmen sayısını artırarak, öğretmen yetiştiren okulları daha nitelikli hale getirerek bunu yapmak varken hep yapığımız gibi kendimize bir günah keçisi bularak bu problemleri çözmek mümkün değildir. Belki iyi niyetle yapılmaya çalışılan bu çalışmalar anladığım kadarıyla
Şimdi sorarım size bu kadar bilimden, akıldan ve planlamadan uzak politikalarla eğitim yönetilebilir mi? Bir devlet kendi çocuklarına bu kadar zulmeder mi? Ve en kötüsü bunda bu kadar ısrar eder mi? İşte bu yüzden bana göre 12 yıllık AKP iktidarının dikiş tutmayan ve en başarısız bakanlığı MEB’dir.
Saygılarımla…..
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.