Kambersiz Düğün Olmaz!
Vaka sayıları günlük olarak on iki bini aştı. Bayram tatiline gidenler ise hafta sonunu dönüş için yollarda geçirdiler. Bu arada, varyantlı virüsün tanışmadığı tanıştırılmadığı kimse kalmadı, anca beraber kanca beraber dercesine büyükşehirlerimize birlikte geri döndüler!
Kambersiz düğün olmaz derler ya…Kamber kim mi? Bu saatten sonra, “Delta Varyantı” tabi…
Delta Kamber, hep beraber! Denize de girdik, halayda çektik, gece-gündüz az mı eğlendik?
Son ayların Kamberi o…Kamber olmayı da çok sevmiş görünüyor. Güle oynaya, vur patlasın, çal oynasın diye diye vakaları patlatan Kamber mi, tedbirleri esneten, gevşeten, dikkate almayan bizler mi, bayramdan sonra ortaya çıkacak!
Tek zayıf noktamız, kurallara yani tedbirlere uymamak ve aşı olmamak diyor yetkililer!
Keşke, iki doz aşısını olmayan tatile gidemez diyebilsek ve yasak koyabilseydik!
Ortalığa bakarsanız, virüse karşı şerbetliymişiz gibi bir manzara var!
Tedbiri kilitledik eve, attık kendimizi dışarı!
Adam, aşı olmadım, olmayı da düşünmüyorum diyor! Tutun şu kendini bilmezi, bağırta-bağırta aşı yapın da aklı başına gelsin diyen 85’lik dedem haksız mı?
Her dört kişiden ancak biri iki doz aşı olmuş!
Delta Kamber olmuş, Kambersiz düğün olmuyor, tatil olmuyor, bayram olmuyor, plaj olmuyor, deniz olmuyor, sahil olmuyor, kum olmuyor, güneş olmuyor!
Sonrası, yandım Allah!
Esnek tedbirlerden cesaret alan, her şeyle kendince dalga geçen, bu duyarsız insanların şımarıklıklarına dur denmeli artık! Çünkü, bu şımarıklık, hem kendilerini, hem de yakınında oldukları insanları tehdit ediyor, ancak umurlarında bile değil!
*****
Aşı hızımız günlük bir milyondan yüzbinler seviyesine düşmüş vaziyette…
Nereden mi biliyoruz?
Açıklamalar öyle…
Sağlık Bakanı çırpınıyor!
Bilim Kurulu çırpınıyor!
Konunun uzmanları olan Hekimlerimiz ekranlarda, her Allah’ın günü çırpınıyorlar!
Bazı insanlarımızda aşı olmamak için kendince yaramazlıklar ve şımarıklıklar peşinde…
Bu şımarıklığın sonu yok!
Diğer taraftan bunları hoş görecek zaman hiç yok!
Zaman oyun zamanı değil, naz zamanı değil, artık aşı olmamak risk!
Son seçenek, mecburi aşılama gibi görünüyor. Sonbahara kadar aşıda yüzde 75 oranını bulmak gerekiyor.
Değilse kambersiz düğün olmaz diyen Kamber, canımıza okuyacak!
*****
Eğer bazı zorlayıcı tedbirler alınamazsa, Ağustos ayı yeni bir virüs dalgasına yakalandığımız hem de oldukça sert bir dalgayla karşılaşabileceğimiz bir ay olacak!
Böyle bir dalgayı karşılayabilecek ne gücümüz ne de moralimiz var!
Çünkü bu dalganın çok şiddetli olma ihtimali yüksek!
2021 yılının ikinci altı ayını kapatmak isteyen var mı?
Son 16-17 aydır neler çektiğimizi, üç gün tatile gidince unuttuk mu?
Sonbaharda beklenen dalga, kendini öne alıp bir ay öne, ben geldim derse ne yapacağız?
Tekrar geriye mi saracağız?
Tekrar sil baştan mı diyeceğiz?
Tekrar mı kapanacağız?
Umutlarımız, hayallerimiz bir daha mı çakılacak?
Tünelin ışığını görmeye başlayanların, ışığa doğru yürüyenlerin üzerine tünel bir daha mı çökecek?
Allah etmeye böyle bir enkazdan değil sağ çıkmak, yaralı kurtulanda olmaz!
*****
Bundan sonrası ne gibi mi başlamalı?
Çift doz aşısını vurulmayan diye…
Bu insanlar ne resmi kurumlarda işlerini takip edebilmeli, nede seyahat edebilmeli…
Hatta para cezaları dahi düşünülebilir.
Bin lira ceza densin bakalım ne oluyor?
İnanın yüzde sekseni nerede aşı olacağım diye sormaya başlayacak!
Aşıya ilgi azaldı deniyor ya…
En mantıksız, en saç-baş yolduran cümle de o…
Ne demek ilgi azaldı?
İsteyen olur, istemeyen olmaz gibi bir yaklaşım.
Delta varyantlı virüs dokuz günde her kalabalığın arasına daldı. Cenaze namazları dahil!
Hiçbir kalabalığı pas geçmedi. Çünkü o kalabalıklarda ne maske vardı ne de mesafe!
Aşı olmuyorum, olanda ölüyor, olmayanda diyen şımarıklarda o kalabalıkların arasındaydılar.
Karşı karşıya kaldığımız tehlikenin boyutlarını o kadar çok badire atlatmamıza rağmen hafife almaya devam etmemiz ise anlaşılır gibi değil!
*****
Birde aşıyı erteleyenler var!
Aşı olacak mısın? Olacaz tabi de hemen değil! Ne aşısı arkadaş, olmuyorum! Valla aşı olmak önemli tabi de, ben zaman fakiri bir adamım, olacaz inşallah!
Adam yada kadın sanki aşı olmakla lütufta bulunuyorlar!
Baktım vaka sayıları düştü, herhal geçti-gitti virüs dedik, bugüne kadar erteledik aşıyı, vaka artınca mecbur vurulacaz artık! Bayramdan sonra olacaz inşallah!
Düğünümüz var abi! İş çok, meşgale çok, aşıya sıra gelmedi. Onların telaşı bir bitsin ondan sonra…
Yurt dışından ablam gelecek abi, o hele bir gelsin, geldikten sonra bir ara oluruz aşıyı!
Kaçmıyoruz ya, buradayız! Alt tarafı aşı, vurulacağız elbet!
Aşılar hakkında çok konuşan var, kafam karıştı, aşı olacağım olmasına da, belki Ağustos’ta olurum.
Ben daha birinciyi de vurulmadım, hiçbir şeyde olmadı! Söz önümüzdeki hafta aşı olayım bari…
Aşı aşı diye başımın etini yediler, bıkıp usandığımdan yeminle aşı olmaya gideceğim!
Virüs ne yapar böylelerini? Çok sever değil mi? Seviyor ve hiç affetmiyor. Onların hâlâ bundan haberleri olmaması mümkün mü?
*****
Ne demiştik, Kambersiz düğün olmaz! Delta varyantı Kamber oldu olalı, hiçbir şey eskisi gibi değil!
Tekerrür dediğimiz mevzu, ibret alınmadığı için, ibret alınmak istenmediği için, tekerrür etmeye devam ediyor.
Delta varyantlı virüs aşısızlara, maskesizlere, mesafeyi takmayanlara, hijyene boş vermişlere bayılıyor olacak ki, hep onların yanı başında…
Artık tedbirler esnetilmekten vazgeçilmeli. Aşı mecburiyetleri kademe kademe uygulanmalı, hem de hemen bayram sonrasında…
Günde en az bir milyon kişinin aşılanmasına tekrar geri dönülmeli…
Aşı olmadım da, olmuyorum da zevzekliklerinin, saçmalıklarının ve şımarıklıklarının önüne de geçilmeli artık!
Değilse Ağustos ve onu takip eden aylarda delta dalgaları tsunamiye dönüşebilir!
Çünkü, tekrar kapanmak, tekrar yasaklı günlere geri dönmek gibi bir başka felaket daha yaşayabilecek ve bunu kaldırabilecek ne halimiz, ne mecalimiz, ne de moralimiz var!
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.