Erol Sunat

Erol Sunat

Komik Adamın Hikayesi

Komik Adamın Hikayesi

Uzun uzun zaman önce memleketin birinde çok komik bir adam varmış. Bu adam payitahtta çok ünlüymüş. Sultan dahi bu adamın yaptığı komikliklere bayılırmış. Bir gün dile benden ne dilersen demiş gösterinin sonunda. Komik adam, Sultanım demiş, ben dilediğiniz bir şehre Bey olmayı dilerim. Şehir uzak yakın, ücra, dağ başında fark etmez. Vezir, Sultanın kulağına eğilmiş bir şeyler söylemiş. Sultanda, seni demiş istediğin gibi ücra bir şehre Bey yaptım. Yalnız bu şehre Bey dayanmaz. Şehir Beysiz şehir. Kendi başına buyruk. Çok karışık, bela bir şehir. Yanına adam ister misin? Komik adam yok Sultanım demiş. Benim dileğimi kabul ettiniz ya. Sultanlığınız daim olsun. Ayağınıza taş değmesin. İçten pazarlıklı hiçbir güç size dokunamasın.

Sultan düşüncelere dalmış kalmış. Bunun üzerine Vezir, komik adamı çağırmış makamına. Daha yeni Bey oldun demiş, sen kimi kastedersin. Komik adam, Vezirim demiş benimkisi acizane, bir dilekti. Ben yaptığım her gösteriden sonra böyle şeyler söylerim. Size de aynı dilekleri sunuyorum. Vezir rahatlamış. Hadi bakalım demiş, nasıl Beylik yapacaksın bir görelim.

Komik adam saraydan çıkmış, binmiş atına, Sultanın fermanını kaftanına saklamış. Bir aya yakın yol gitmiş.

Nihayetinde o ücra şehre varmış. Kale kapısına vardığında, Muhafızlara ben demiş memleketin komik adamı. Bu şehre sizleri eğlendirmeye geldim. Muhafızların başı. Seni duydum demiş. açın kapıyı. Bu adam Sultanın karşısında komiklik yaptı. Almış komik adamı şehrin en iyi hanına götürmüş. Gelen misafirin kim olduğunu bütün şehir duymuş. Gece meydanı aydınlatmışlar. Komik adam çıkmış meydana. Seyircilere takılmış. Hal sormuş hatır sormuş, meydanda toplananlar gülmekten kırılmışlar.

Gecenin sonuna doğru, ey ahali demiş, desem ki Sultan bir komiği şehrinize Bey yaptı, kaç kişi inanır? İnsanlar basmışlar kahkahayı. Olsa olsa komik Bey olur. Şehirde vara güler, yoğa güler demişler. Komik adam varsayalım ki oldu böyle bir şey demiş, ne yapar şehir, ne yapar ahali?

Ahalinin içinden elinde kılıcıyla bir adam meydanın ortasına doğru gelmiş. Komik demiş, haddini aşma. Sultan belli ki, bir Bey gönderdi. Sende yaptığın komiklikle onun yerini yaparsın. O beyinde, senin de kelleni o bizi bilmez, bizi sevmez, bizi dinlemez Sultana ve o içten pazarlıklı Vezirine göndeririz.

Komik sen kimsin demiş. Şehir seni Bey seçtiyse, Beyim diyeyim. Bir yanlışlık yapmak istemem. Adam sen meseleyi anladın komik demiş sen bu memleketin en komik adamısın. Bu şehirde dilediğin kadar kalabilirsin. Ahali seni bu şehre davet etmemi istedi. Ancak sen kendiliğinden çıktın geldin. Senden tek bir isteğimiz var. Bey deme, Bey gelecek deme, bu şehir çok ağladı, çok acı çekti. Güldür bu şehri, teselli et. Bu gece herkes mest oldu. Sen şehrimizin misafirisin. Ne hancı ne aşhaneler senden tek bir akçe almayacak. İstersen sana bir konak verelim. Kal bu şehirde. Ben ahalimin yüzünün ilk defa güldüğünü görüyorum. Bunu ancak sen başarabilirdin. Başardın da.

Komik adam seninle demiş ayrı ve yalnız görüşmek isterim. Ertesi gün o adamın evinde görüşmeye sözleşmişler. Komik adam, şehrin sokaklarından geçerken sevgi seli oluşmuş. O da onların gönlünü alıyor, gönül alıcı güzel kelamlarla ilerliyormuş. Nihayet o adamın evine gelmiş. Yalnız başlarına kaldıklarında, Komik adam, seni demiş neden Bey yapmadılar. Ahali seni dinliyor. Adam ben demiş bu şehrin Beyi idim. Vezir bu şehirden. Üvey kardeşim olur. Bu şehre Bey diye kim geldiyse şehre giremedi. Uzun yıllar sonra kabul ettiğimiz ilk insansın.

Komik adam bak beyim demiş, ben açık konuşmayı severim. Bunu söylerken ne şaka yapacağım ne de komiklik.

Kaftanının içinden fermanı çıkarmış. Bu fermanı aç demiş. Eski Bey açmış fermanı. O zaman demiş komik bir Beyimiz oldu. Komik adam, peki demiş şimdi ne yapacağız?

Eski Bey, Bey sensin demiş. Ne dersen o olacak. Ertesi gün toplamışlar ahaliyi meydana. Ahali yine gülmüş eğlenmiş. Eski Bey, Sultanımız demiş, şehrimize yeni bir Bey göndermiş. Ahali seslenmiş kim o Bey? Komik adamı gösterdiklerinde, ahali kırılmış gülmekten. Şaka sanmışlar, oyun sanmışlar. Eski Bey ve komik adam dönmüşler, konaklarına.

Eski Bey, bak memleket komiği demiş, bu kadar komiklik yeter. Seni yarın en küçük kız kardeşimle evlendireceğim. Dün sordum. Önce şaka mı dedi. Sonra ciddiyim deyince olur ağabey dedi. Çağırmışlar kızı. Komik adam ne diyorsun Bey kardeşi demiş bir de ben duyayım. Kız, Bey sen mişsin demiş. Sen geldin geleli ahali gülmeye başladı. Akrabamız olan Vezir, bu şehrin sahibi. Bu şehir ona çalışır. Anlayacağın hepimiz Vezirin kölesiyiz. Bu şehirde kim onun adamı kestirmek çok güç. Seni de mutlaka Sultanı ikna ederek o yollamıştır. Bey olarak gözükmen en doğru hareket en azından adamları kim onları bu şekilde öğrenmemiz mümkün olacak. Ardından eski Beyle komik adam uzun bir görüşme yapmışlar.

Ertesi gün, eski Beyin kız kardeşi ile komik adam evlenmişler. Komik adam, Bey konağına oturmuş. Yeni Bey benim demiş. İlk işi de, eski Beyi zindana atmak olmuş. Şehirden Vezire haberler uçmaya başlamış. Vezirin adamlarından bir grup, bir gece yarısı, Komik adamı almışlar konağından, şehir dışında bir mağaraya götürmüşler. Ardından mağarayı gündüz gibi aydınlatmışlar. Mağaradan içeri Vezir girmiş. Memleketin komiği demiş, en komik işi yaptın, üvey kardeşimi zindana attın. Üstelik üvey kız kardeşimle de evlendin. Doğrusu beklemiyordum. Takdir ettim.

Bu senin Beyliği ne kadar istediğini gösteriyor. Bu gördüklerin benim bu şehirdeki has adamlarım. Bundan böyle seninle çalışacaklar. Zindandaki kardeşimi bir daha zindandan çıkarmayacaksın. Artık komikliği bırak Bey ol. Bu şehir de herkes bana çalışır. Muhafızlar Sultana bağlı. Bir şekilde onları ikna et, sana yani bana hizmet etsinler. Kız kardeşim sinsidir. Entrika konusunda uzmandır. Ahaliyi aleyhime kışkırtabilir. Ona engel ol. Konağa hapset. Bul bir şeyler.

Yeni Bey, dönmüş konağına lakin, Vezirin adamları yanından ayrılmıyorlarmış. Vezirin en yakın adamını çağırtmış. Benim demiş Muhafız başını ikna etmem lazım.

Yalnız bu adamların yanında olmaz. Onunla yüz yüze görüşmeliyim. Vezirin adamı, yanlış bir şey yaparsan komik bir şey yaparız, seni şehrin kapısına asarız demiş. Muhafız başı çıkmış gelmiş konağa. Buyur Beyim demiş. Hemen tertibat almışlar, dinleyen olup olmadığını kontrol etmişler. Bir süre sonra Muhafız başı, anlaşıldı Beyim demiş çıkmış dışarı. Bey, çağırmış karısını kısık bir sesle, ona da bir şeyler anlatmış. Karısı ardından yıkmış ortalığı, konak inim inim inlemiş. Öyle bir kargaşa çıkmış ki, Vezirin adamlarının hepsi yakalanmış. Onlara yakın olanlar, yakın olma ihtimali olanlara varıncaya kadar kim varsa toplanmış.

Şehrin zindanı dolmuş taşmış. Vezirin has adamı, Bey demiş, sen şimdi kendince bize komiklik yaptığını mı sanıyorsun. Öldün sen. Vezir için topladığımız vergiler gitmediğinde esas o zaman düşün. Yeni Bey, eski Beyi zindandan çıkarmış, karısını da yanına alıp bir plan yapmışlar.

Bey, almış karısını ve eski Beyi Payitahta gitmiş. Eski beyle birlikte çıkmış Sultanın huzuruna bir süre görüşmüşler. Aynı gün, komik adam, Sultanın yanı kalabalık olduğu bir sırada, Sultanım demiş. Bu gece hoş ve komik bir oyunla sizi selamlamak isterim. Sultan, Vezir demiş yanımda kal. O gece komik adam başlamış herkesi güldüren komiklikler yapmaya, ardından, bugün demiş ne duydum bilir misiniz?

Saraydan biri rüyasında Sultan olduğunu görmüş. Demişler ki, senden Sultan olmaz, Vezir olur. Olur amma rezil olur. Yok canım o da olmaz, tüccar olur. Şöyle aç gözlü olanından, insanları köle gibi göreninden…Vezir, Sultanım demiş, memleketin Komiğini Bey yaptınız, adam bütün yeteneğini kaybetmiş, saçmalıyor. Sultan ben demiş çok güldüm. Hem de bazı gerçekler su yüzüne çıktı. Mesela senin zulmün, hainliğin, para ve iktidar hırsın. Kardeşlerine yaptıkların. Veziri yaka paça yakalamışlar. Atmışlar Sultanın önüne. Sultan bana kasteden Vezirle işim olmaz demiş, Vezir kapanmış yerlere. Çırpınmış. Yalvarmış. Sultanın Muhafızı, Vezirin kellesini bir kılıç darbesiyle almış. Sultan, şehrin eski Beyine, Beyliğini geri vermiş. Komik adama da sen demiş hâlâ Beylik ister misin? Komik adam, haşa Sultanım demiş, ben dersimi aldım.

Anlatırlar ki; Komik adam ve Beyin kız kardeşi olan karısı o ücra şehre gitmişler. Beye danışmanlık yapmışlar. Memleketin komiği o şehrin ve memleketin insanlarını güldürmek için ömrü boyunca komiklikler yapmış. Evlatlarından memleket çapında komikler çıkmış. Nerede yüzü gülmeyen insanlar var, onların yüzünü güldürmeye koşmuşlar. İnsanları teselli etmişler. Sevindirmişler, güldürmüşler.

Şehir şehire, Komik adam komik adama, eski Bey eski Beye, Vezir Vezire, kız kardeş kız kardeşe, üvey kardeş üvey kardeşe, Sultan Sultana, han hana, meydan meydana, konak konağa ahali ahaliye benzer.

Bir kıssadır anlatılan. Her kıssadan bir hisse alına denmiştir. Bu hikâyede, anlatılanlarla bir benzerlik var ise, tamamen tesadüften ibarettir. Ne kimse gönül koya ne de alınganlık göstere…

Sürçü lisan eylediysek affola…

Bir daha ki sefere daha güzel bir hikâye anlatırız inşallah…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sunat Arşivi
SON YAZILAR