SALGINLA ÖLÜMÜNE ÇARPIŞANLAR!
Yüzlerce yılda bir rastlanan salgın, dünyamızı ve bizleri 2020 yılında buldu. Hem öyle bir buldu ki, her kıtayı, her kıtada yer alan ülkeleri vurdu.
Bu dönemde dünya üzerinde yaşayan bizler,
Şu anda çaresi olmayan,
Sürekli mutasyon geçirdiği anlatılan,
Aşısını bulmak için dünyanın ortaklaşa seferber olduğu,
Ölümlerin dünyamıza kendini unutturduğu,
Ülkelerin birbirini suçladığı,
Herkesin kendi derdine düştüğü,
Yöneticilerin sorgulandığı,
Suçlandığı, sert tartışmaların sürekli yaşandığı,
Tedbirsiz yakalanmanın faturasının,
Salgın sonrasında kesileceğinin daha bugünlerde netleştiği günleri yaşıyoruz.
Süreç, zor bir süreç!
Dünya ekonomisinin her geçen gün daha da felç olduğu bu dönemde,
Bu işten yara almadan çıkmak söz konusu bile değil.
Ülkeler en azından az hasarlı çıkmayı umut ediyorlar!
Dünya ülkelerinin birçoğu bu salgına hazırlıksız yakalandı.
Dünyanın her köşesinde Sağlık Teşkilatlarının isimsiz kahramanları, destan yazıyorlar.
Ülkemizde dahil olmak üzere,
Salgınla ölümüne çarpışan sağlıkçılar,
Umut kesilen birçok hayatı virüsün elinden çekip alırken, kendileri de virüsün kurbanları olmaktan kurtulamıyorlar.
Can kurtarırken, can verenlerin hikayesi işte böyle hüzünlü, işte böyle iç burkan, işte böyle insanı hıçkıra hıçkıra ağlatan olaylarla dolu.
KAYBETTİĞİMİZ DOKTORLARIMIZ VAR SAĞLIKÇILARIMIZ VAR!
Bu cansiperane mücadele sürerken, hoş olmayan, olmaması gereken olaylar, tartışmalar ve saldırılar da eksik olmuyor!
Doktorlarımıza, sağlık personeline,
Her ne sebeple olursa olsun art niyetle uzanan ellere,
Hakaret etmeye yeltenen dillere dur denilmeli!
Bu türden hareketlere ve hakaretlere kimsenin hakkı yok!
O insanların bir kısmı virüsle mücadele ederlerken, bir kısmı da, diğer mevcut sağlık problemleriyle mücadele ediyorlar.
Virüsle mücadele edenlerin o virüsten etkilenmemeleri mümkün mü?
İtalya, bugüne kadar bu mücadelede en fazla doktor kaybeden ülke sıralamasında en başta!
Türkiye’nin de, kaybettiği doktorları ve sağlık personeli var.
Sağlık Bakanımızın günler önce, sesi titreyerek açıkladığı Koronaya yakalanan sağlık personeli rakamları, bugün için belki de çok daha yüksek!
Ülkelerin sağlık orduları,
Geçirdiği her mutasyonla,
Çok daha farklı bir biçimde karşılarına çıkan,
Ve her defasında daha da ölümcül olabilen bir virüsle karşı karşılayalar.
Daha önce karşılaşılan ve mutasyona uğradığında,
Hızı kesilen, insanlara verdiği zarar sona eren virüslerin hiç birine benzemeyen bir virüsle karşı karşıya dünyamız.
İşte onun içindir ki, sağlık ordumuza destek vermek, yanlarında olmak,
Alkışlamanın dışında, onların moral değerlerini üst seviyelerde tutmalarına yardımcı olmanın çarelerini aramak zorundayız.
Sağlık personelimizi madden-manen destekleyen, koruyan ve ödüllendiren ilgili yasa hiç beklenmeden, bekletilmeden çıkarılmalı.
Bu devlet olarak, millet olarak hepimizin görevi olmalı diye düşünüyorum.
DÜNYA VİRÜSÜ FAZLA CİDDİYE ALMADI AMMA…
2020 yılı başında, Dünyamız aktörlerinin işi başından aşkındı. 2019 yılından arta kalanları, yeni plan ve projelerini devreye koyma hayalleri vardı.
2020 haritasını açtılar önlerine,
Yanlarına işbirliği yaptıklarını da alıp,
Şuradan şuraya sizin, buradan buraya bizim diye,
Yeni baştan bölüştüler dünya coğrafyasını.
Yeni bir sayfa açtılar, sonrasında da, coğrafyaları, sınırları alt-üst edip geçeceklerdi.
Güç ve kudret, ekonomi, çark diye adlandırılan ne varsa ellerindeydi.
Dünyayı, kan ve ateşe boğanlar,
Fitne ateşleri yakıp seyir bakanlar,
Bu yıkıntılardan, harabelerden bize ne pay düşer diye ellerini ovuşturanlar,
Yeni haritalar çizenler,
Gündüz vakti düşlere dalanlar,
Dünya ekonomisini parmağında oynatanlar,
Petrolle, altınla, dövizle dünyaya yön verdiklerini düşünenler,
Hedeflerine koydukları ülkelerin içini karıştıranlar,
Dünya yine eskiden olduğu gibi,
Huzur ve rahat yüzü görmesin diyenler, koyuldular işe.
Lakin; Çin’in Wuhan kentinden gelen öldürücü virüs haberleri vardı.
Bu haber, değişik bir grip vakası olarak algılandı ve hiç kimsenin ilgisini çekmedi.
Çünkü, yapacak, dünya kadar işleri, kazanacakları milyar dolarlar vardı.
Herkes kendi yaptığı hesabın derdinde olduğundan,
Virüsün hesabı nedir diye sormak kimsenin aklının ucundan dahi geçmedi..
Ve Nisan ayının ortasında, ne yeni açtıkları sayfa kaldı, ne plan program.
Virüs hepsini ters-kepçe getirdi!
VİRÜS İSTİSNASIZ HERKESİN DENGESİNİ, ALGISINI, MORALİNİ BOZDU!
Virüs kriz sayısını . Krizleri çoğalttı, dünya krize girdi, kilitlendi. Bizde kriz aramadığın kadar çok diyor konuşanlar.
En başta ekonomik kriz, virüs zaten başlı başına kriz, işten çıkarılanlar kriz, işsizler kriz, fırsatçılar kriz, market ve çarşı-pazarlar kriz, kendi kendine, kendiliğinden artan, fırlayan, yakalanamayan fiyatlar kriz!
Kriz geçirmenin tam ortasında bunaldık kaldık diyen diyene…
Virüs istisnasız herkesin dengesini, algısını, moralini bozdu!
Bu krizlerden silkinerek sıyrılıp çıkmak lazım mı, lazım!
Bunun için önce kendimizi toplamamız şart!
Orta sahada top dolaştıranlarla, verdiği sözü tutmayanlarla, iplere un serenlerle bu iş yürümüyor!
Böyle zamanlarda, aksaklık demek felaket demek!
Yapılması ve olması elzem olan, acil olan konulara, eskiden olduğu gibi “ecek” ve “-acak” kavramlarıyla yaklaşmak hiçbir krizi çözmüyor!
Çözmediği gibi, güven zedeleniyor, sevgi zayıflıyor, kalpler çürüyor!
Sadece dertleri, problemleri, sorunları üst üste dizip dert kuleleri yapmaktan öteye gidilemiyor!
Virüsün sadece hastalık olarak değil, her anlamda, her alanda salladığı ve silkelediği ülkemizde,
Her ne yapılacaksa söze gerek kalmadan icraata dökülmeli, diye bekleyen milyonlarca insanın gözü yollarda!
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.