ABD Başkanlık seçimi tamamlandı ve Trump “büyük bir sürprize” imza atarak ABD’nin 45. başkanı seçildi.

Trump için kullanılan “büyük sürpriz” ifadesi bize göre değil elbette. Bu sürpriz, ABD basınında çıkan seçim tahminlerinin tutmamasına göre oldu.

Benim için Donald olmuş, Hillary olmuş fark eden bir şey yok. Zira her ikisi de ABD için, onun yüce menfaatleri için uğraşan liderler konumundalar.

Ancak beklentim odur ki, Donald Başkan açık sözlü ve düşüncelerin olduğu gibi açıklayan birisi. Başkan olması ile “derin ABD” bu ifadelerini törpüler ama yine de “ABD’nin Müslümanlar hakkında” düşüncesini açıkça ortaya koyması bakımından yine enteresan gelebilir diyebiliriz. 

Enteresan olan her iki lider de 70’li yaştalar ve dünyanın ve ekonomileri kriz içinde olan ABD için büyük performans gösterecekleri bir göreve talip olmalarıdır. Demek ki “akıl yaşta değil başta” deyimi yine doğrulandı. Bunların başı bizimkiler gibi değil, galiba.

Diğer bir enteresan konu da “koca mirası ve kariyeri” üzerine ABD seçmeninin itibar etmemesi oldu. Zira Hillary abla, sempatik, yakışıklı, biraz da yaramaz eşi Bill’ in mirasını seçim avantajı olarak lehine kullanmak istedi ancak başaramadı.

Bir arkadaşım notunda Hillary ve Donald’ı değerlendirirken ikisi arasındaki farkı “Pepsi ile Coca Cola arasındaki fark gibi görüyorum” demişti, bu da enteresan geldi.

Bilmem hiç duydunuz mu, ABD’de başkan adaylarının, yakınlarının veya ailesinden birisinin yakışıklı, güzel veya karizmatik olması, rakibine 5 puan fark atması anlamına geliyormuş.

Bu arada en enteresanı, internetten yazıştığımız eskiden CHP milletvekilliği yapmış bir arkadaşımın yorumuydu.

Arkadaşım aynen şöyle yazmış: Trump seçimi “aynen bizdeki gibi” daha fakir kesimden, Hillary ise daha zengin kesimlerden yüksek oy almış” ve Trump böyle kazanmış diyordu. 

Bu yazısına karşı “aklıma ayran düştü derler ya”, benim de aklıma ayran düştü. Muziplik yapayım ve CHP’nin de aklına ayran düşüreyim dedim.

Madem ki Trump seçimleri bizim tabirimizle kırsal kesimden, yoksul bölgelerden, varoşlardan alarak başkan seçildi; CHP’nin ilericileri bunu anayasa mahkemesine götürmeli ve seçimlerin iptalini istemeli. Zira bu kesimin oyları ½ eder ve Trump’ın oyları yarıya düşer ve başkanlığı Clinton alır.

Veya; 

CHP, önümüzdeki seçimlerde kırsal kesime, varoşlara, AK Parti’nin ihmal ettiği yoksul bölgelere çalışır ve oylarını ikiye katlayarak % 50 ile iktidar kapısını aralar. Yetmez ise HDP’nin barajı aşacağı pek mümkün görülmüyor, onu da yanlarına alarak oylarını daha da yukarılara tırmandırır diye düşünüyorum.

Seçim değil mi bu, “oynamaktan maksat ütmektir” derler ya, işte böyle bir şey.

CHP’li ilerici dostlarıma duyurulur,

Kalın sağlıcakla.