Putperestler malumunuz dur ki cahiliye döneminde taptıkları putları helvadan ya da taştan yapıyorlardı. Konjonktürde modernitenin yeni bir faraziyesi olan putları ürettiler. Adı alışıla gelmiş bir şey değildi.

Makam ve para...

Günümüzde putlar fiziki merkezli değil dahada kötüsü direk kalp merkezli Nefs-i Emmarenin bir rüknü olan bu (putlar makam para) öncelikle makam sahiplerine şöyle bir baksak getirildiği makamda insanlara zulmediyor, makama katmaktan ziyade makamın gücünü heva ve hevesleri için kullanıyor ve aciz bir varlık olduğunu unutuyor sonra. Nemi oluyor makam? Birgün sona eriyor, asıl makamı olan kulluk makamına rücu ettiği zaman insan içine çıkamıyor ya da kibri dahada artıyor. Birde yanlarında bulunan dost diye adlandırdıkları ama dost olmayan menfaatçi güruh ortadan kaybolmuş yapa yalnız kalmışlar, herkesi hakir görüyor, kibir denizinde boğulup gidiyor. Para sahipleri demek isterdim ama paranın sahip olduğu insanlar diyeceğim çünkü her ne kadar paraya sahip gibi gözükseler de para onlara sahip olmuş, para araç olmaktan çıkmış amaç haline dönüşmüş, maddenin kula bir lütuf mu yoksa kahır mı getireceği belli olmuyor ve neticede belli oluyor. Lütuf mu yoksa kahır mı firavun ve daha niceleri de ben diyordu. Ben merkezli tüm yapılar yıkılmaya mahkum. Bir Allah dostu şöyle diyor: "Garibanı gurabayı eleştirme, kınama onları kesen kılıç belki kınına girmemiştir. Senide keser, agah ol." işçilerine köle gibi davranıyorlar ya da haklarını tam manasıyla teslim etmiyorlar. Kefenin cebi yok ki yanında götüresin. İbret almak lazım bizden önce kimler gelmiş geçmiş birde hayır ve hasenat işlerinde imtina ediyorlar. Sa'lebe de demişti bunlar benim ben kazandım diye neticede zekatı dahi kabul edinmez hale geldi. Sözlerime Şadi Şirazi Hazretrlerininşu sözleriyle son veriyorum: "Öyle bir ya şaki vefat ettiğin zaman bir güneş battı, bir yıldız kaydı diye hayırla yâd edilesin." Tüm mesele bu...

Allah'a emanet olun