2024 yılının sonuna doğru hızla ilerlediğimiz bugünlerde geleneksel dosyalar da açılmaya başladı…

Bugünlerde dünya yansa umurumuzda olmayacak düzeyde önemsediğimiz konu yeni yılda ekonomimiz daha iyi hale getirmeye yönelik atılacak adımlar…

Yani asgari ücret…

Yani memur ve emekli maaşları…

Yani yılın son ayında enflasyonun ne kadar olduğunun açıklanacağı?

Yani memur ve emekliler için son 6 aylık; asgari ücretliler için ise 2024 yılının genelindeki enflasyon oranı…

Tabi enflasyon oranında zam yapılacak diye bir kaide yok…

Çok sık duymasak da ara ara kulağımıza gelen hedef enflasyon düzeyinde zamların gerçekleştirileceği meselesi…

Günün sonunda aslında tüm göstergelerden bağımsız olarak sokaktaki vatandaşın, gariban emeklinin, asgari ücretle çalışanın ve memurun asıl merak ettiği konu, yeni yılda maaşının ne kadar olacağı…

İşverenler de en azından çalışanlar kadar bu konuya kulak kabartmış durumda… Asgari ücrete yapılacak olan zam, işverenin maliyetlerinin aynı oranda artması anlamını taşıyor.

Dün, Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi.

Bu toplantıdan yeni yılda geçerli olacak asgari ücretin ne kadar olacağına ilişkin bir açıklamayı kimse beklemiyordu… Öyle de oldu.

Şimdi asgari ücretle ilgili farklı senaryolar var… Herkesin dikkatini cezbeden senaryolara buyurun yakından bakalım;

Halihazırda asgari ücret net 17.002 lira…

Şayet asgari ücrete yüzde 20 oranında artarsa 20 bin 402 liraya çıkacak.

Bu artış yüzde 25 olarak gerçekleşirse asgari ücretlinin eline geçecek net maaş 21 bin 252 lira olacak.

Asgari ücretli için zam oranı yüzde 30 olması halinde bu durum maaşlara 22 bin 102 lira olarak yansıyacak.

Oranın yüzde 35 olarak belirlenmesi durumunda net maaş 22 bin 952 olacak.

Yüzde 40’lık bir zam gelmesi halinde yeni yılda asgari ücretle çalışan bir kişi net 23 bin 802 lira gelir elde etmiş olacak.

Olur ya, yüzde 50 zam yapılıverirse asgari ücretlinin maaşı 25 bin 503 lira olarak hesabına geçecek.

Unutmadan, bugün konuşulan, havada uçuşan rakamların hiçbiri hemen yarın gerçekliğe dönüşmeyecek. Asgari ücret belirlendikten sonra bile asgari ücretlinin eline bu rakam en yakın bir ay sonra geçecek. Yani Ocak ayının maaşını Ocak sonu veya Şubat başında alacak olan asgari ücretli, bugünden konuşulmaya başlayan rakamlara yaklaşık 2 ay sonra ulaşabilecek.

Esasında asgari ücretin, memur maaşının yahut emekli aylıklarının ne kadar olacağından ziyade ücretlerin alım gücünü ne kadar diri tutacağına bakmaktır.

Yani özellikle son birkaç yıldır katlayarak yükselen rakamlar hayat standartlarımıza doğrudan iyileşme olarak yansımadı.

İyileşmenin olması, daha müreffeh bir hayatın sürdürülebilmesi ancak alım gücünün artmasıyla olabilecektir. Bunu sağlayacak olan da rakamsal olarak artıştan ziyade, paranın birim değerinin artması, daha az parayla daha çok alım yapılabilmesi yani Türk Lirasının daha güçlü olması gerekiyor.

Aksi halde rakamsal olarak şu veya bu para olmuş, pek de kıymeti yok. Başlıkta da belirttiğim gibi, asgari ücretin veya yapılacak olan diğer zamların ne kadar olduğundan ziyade, alım gücünün ne kadar artacağı önemli.

Yani asgari ücrete ve diğer maaşlara gelecek zamların önünden veya ardından piyasadaki metaların hepsine artış gelecekse varsın rakamsal bir büyüme olmasın…