Özgürlük mü Dediniz? Hadi Oradan!
Kimse kusura bakmasın ama bazı şeylerin adı konmalı artık. Özgürlük dediğiniz şey, elinizi kolunuzu sallayıp her aklınıza geleni söylemek değildir. Hele ki bir terör örgütü elebaşının ismini "özgürlük" kelimesiyle aynı cümlede geçirmek… İşte bu noktada bir durup düşünmek lazım: Biz neyi normalleştiriyoruz?
Öyle bir noktaya geldik ki, "ifade özgürlüğü" bahanesiyle bölücülük yapmak adeta bir marifet sayılıyor. Sanki demokratik bir ülkede yaşamak, istediğiniz kişiyi kahraman ilan etme hakkı veriyormuş gibi! Kusura bakmayın ama demokrasi, devletin temellerini dinamitleyenlere cüret kazandırmak demek değildir.
Eğer bir ülkede, insanların rahatça terör destekçiliği yapabildiği bir ortam oluşuyorsa, burada bir güvenlik zaafı var demektir. Devletin caydırıcılığı sorgulanır hale gelirse, işte o zaman asıl özgürlük tehlikeye girer. Çünkü özgürlük dediğiniz şey, hukukun çizdiği sınırlar içinde anlam kazanır. Terörün propagandasını yapma hakkını özgürlük sananlara sormak lazım: Özgürlük sizin için sadece bölücülük yapmak mı?
Burada devlete büyük bir sorumluluk düşüyor. Hukuk, sadece suçu cezalandırmak için değil, aynı zamanda suçun işlenmesini engellemek için vardır. Eğer birileri çıkıp da elini kolunu sallayarak terör destekçiliği yapabiliyorsa, o zaman yasaların ve yaptırımların gözden geçirilmesi gerekir.
Sonuç olarak, herkesin neyin özgürlük olup neyin olmadığını iyi ayırt etmesi şart. Terörü övenlerin, devletin caydırıcılığını sorgulamadan önce dönüp kendilerine bakmalarında fayda var. Özgürlük dediğiniz şey, toplumun huzurunu bozma serbestisi değildir. O yüzden kimse kusura bakmasın ama bu iş böyle yürümez!
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.